Kırsal kalkınma toplumun tüm kesimlerinin dengeli ve sürdürülebilir gelişimi için hayati önem taşımaktadır. Toplumsal hedeflere ancak birlikte ve organize bir şekilde harekete geçilmesiyle ulaşılır. Kalkınmanın anahtarı kırsal alanı birlikte yapılandırmak ve yerel kültürel değerlerin bütünlüğünü korumaktır. Ulusal kırsal ağ, bir yandan kırsal kalkınma politikalarının etkin uygulanmasını sağlamak, diğer yandan kırsal kalkınma için yeni yaklaşımlar sunmayı hedeflemektedir. Genel anlayışı birliktelik, güven ve işbirliği ile tecrübelerin paylaşılmasıdır. Kırsal kalkınma toplumlar için uzun bir yol ve değerli bir süreçtir. Türkiye, Avrupa Birliği (AB)’ne uyum sürecinde kırsal kalkınma politikaları ve uygulamalarında merkezi yaklaşım yerine yerel ölçekte katılımın üst düzeyde tutulduğu bir anlayışı benimsemeye başlamıştır. Kırsalda değişim yerel topluluklardan başlayacaktır. Kırsal alandaki paydaşlar kaynaklarını, sorunlarını ve ihtiyaçlarını çok daha iyi analiz edebilmekte ve çözümleri de yine kendileri belirleyebilmektedirler. Bu kapsamda, katılımcı bir anlayış geliştirilmesi gereken kırsal kalkınma için yerel paydaşların becerileri, bilgileri ve enerjileri önemli bir kaynaktır. Kırsal kalkınma politika ve uygulamalarında iyi yönetişim kalkınmayı hızlandıran ve kolaylaştıran önemli bir faktördür. Bu yaklaşıma uygun olarak ulusal kırsal ağın amacı yerel, bölgesel ve ulusal kırsal kalkınma bağlarını yeniden daha güçlü kurmaktır...
Kırsal kalkınma açısından büyük öneme sahip olan LEADER yaklaşımı kapsamında kurulan Yerel Eylem Gruplarının kendi aralarında ve diğer paydaşlarla işbirliğinin geliştirilmesi, Kırsal kalkınma politikalarının, kırsal alanda faaliyet gösteren farklı sektör temsilcilerinin ve diğer paydaşların katılımına izin veren (tabandan-tavana yaklaşım olarak adlandırılan) dahakatılımcı bir metotla belirlenmesini sağlamak Halen AB üyesi ülkeler arasında tesis edilmiş bulunan Avrupa Kırsal Kalkınma Ağı (ENRD) kırsal kalkınma projesi uygulayan gerçek ve tüzel işiler arasında Tecrübe paylaşımı, sınır ötesi işbirliklerin kurulması ve iyi uygulama örneklerinin yaygınlaştırılması amaçlarına hizmet etmektedir Türkiye’nin katılım öncesinde bu oluşumu gerçekleştirmesi, kırsal kalkınmaya ilişkin kurumsallaşma ve yönetişim deneyimini güçlendirecektir.
Kırsal kalkınma programlarının fark yaratan ve uygulanabilir iyi proje örneklerinin toplanması ve yaygınlaştırılması - Tematik çalışma grupları, seminerler, eğitimler, çalıştaylar, bilgilendirme toplantıları, odak grup faaliyetleri ile bilgi ve deneyimlerin paylaşılması, - Tanıtım materyallerinin hazırlanması ve dağıtılması - Yerel Eylem Grupları arasında iletişim ağı kurularak işbirliğinin kolaylaştırılması - Avrupa Kırsal Kalkınma Ağı (ENRD) ve diğer ağlar ile işbirliği aktivitelerinde Türkiye’nin temsil edilmesi - Belirlenen sorunlara ortak çözümler aranması,
Kırsal kalkınma toplumun tüm kesimlerinin dengeli ve sürdürülebilir gelişimi için hayati önem taşımaktadır. Toplumsal hedeflere ancak birlikte ve organize bir şekilde harekete geçilmesiyle ulaşılır. Kalkınmanın anahtarı kırsal alanı birlikte yapılandırmak ve yerel kültürel değerlerin bütünlüğünü korumaktır. Ulusal kırsal ağ, bir yandan kırsal kalkınma politikalarının etkin uygulanmasını sağlamak, diğer yandan kırsal kalkınma için yeni yaklaşımlar sunmayı hedeflemektedir. Genel anlayışı birliktelik, güven ve işbirliği ile tecrübelerin paylaşılmasıdır.
Kırsal kalkınma toplumlar için uzun bir yol ve değerli bir süreçtir. Türkiye, Avrupa Birliği (AB)’ne uyum sürecinde kırsal kalkınma politikaları ve uygulamalarında merkezi yaklaşım yerine yerel ölçekte katılımın üst düzeyde tutulduğu bir anlayışı benimsemeye başlamıştır. Kırsalda değişim yerel topluluklardan başlayacaktır. Kırsal alandaki paydaşlar kaynaklarını, sorunlarını ve ihtiyaçlarını çok daha iyi analiz edebilmekte ve çözümleri de yine kendileri belirleyebilmektedirler. Bu kapsamda, katılımcı bir anlayış geliştirilmesi gereken kırsal kalkınma için yerel paydaşların becerileri, bilgileri ve enerjileri önemli bir kaynaktır. Kırsal kalkınma politika ve uygulamalarında iyi yönetişim kalkınmayı hızlandıran ve kolaylaştıran önemli bir faktördür. Bu yaklaşıma uygun olarak ulusal kırsal ağın amacı yerel, bölgesel ve ulusal kırsal kalkınma bağlarını yeniden daha güçlü kurmaktır....
Tarım Reformu Genel Müdürlüğü AB Yapısal Uyum ve Yönetim Otoritesi Daire Başkanlığı tarafından, Katılım Öncesi Yardım Aracı Kırsal Kalkınma (IPARD) Programının etkinliğinin artırılması ve başarılı uygulama örneklerinin yaygınlaştırılması doğrultusunda kurulmakta olan ”Ulusal Kırsal Ağ’ın“ paydaşlara tanıtılması amacıyla 28 Kasım 2017 tarihinde Ankara’da tanıtım toplantısı gerçekleştirilmiştir.
Toplantıya ilgili kamu kurumları, üniversiteler, üretici örgütleri, bölge kalkınma ajansları, yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları (STK) ve LEADER tedbiri kapsamında 12 ilde kurulmuş olan 25 yerel eylem grubu (YEG) temsilcilerden oluşan yaklaşık 300 kişi katılım sağlamıştır.
Yönetim Otoritesi Başkanı ve Tarım Reformu Genel Müdür Yardımcısı Sayın Dr. Muhammed ADAK tanıtım toplantısında yaptığı farkındalık konuşması ile Ulusal Kırsal Ağın önemini vurgulamıştır.
“Dünya da çok hızlı bir değişim yaşanıyor. Bu hızlı değişim ve belirsizlikten etkilenen kırsal alanların bir yandan bütüncül kalkınmasını sağlamak, diğer taraftan kalkınma vizyonunu istenen gelecek doğrultusunda belirlerken değerleri korumak ve geliştirmek gerekiyor. Kırsal kalkınma, en genel tanımıyla, kırsal alanda yaşayan fertlerin ekonomik ve sosyal refahı ile yaşam kalitesini artırma sürecidir. Böylesi bir amaca ulaşmak ancak çok boyutlu ve insan odaklı bir kalkınma yaklaşımını, çok sektörlü kamu politikalarını ve kurumlar arası işbirliğini gerekli kılmaktadır. Kültürleri birbirine bağlayarak bir köprü vazifesi gören Anadolu toprakları çok değerlidir. Doğu ile batıya açılan bir kapı olan bu topraklarda kırsal kesimin ekonomik, kültürel ve sosyal açıdan milli kültürümüzün oluşmasına ve yaşatılmasına kaynaklık eden dokusu nedeniyle ülkemiz açısından taşıdığı önem daima yüksek olmuştur. Ulusal kırsal ağ ile kırsal kalkınma girdiği değişim yolunda kırsal kesimden aldığı güçle, enerjiyle ilerleyecek, ihtiyaç duyduğu kurumsallaşmayı merkezi ve yerel idarelerin işbirliğiyle gerçekleştirecektir.”
Muhammed ADAK - IPARD Yönetim Otoritesi Başkanı
Farklı sektörden katılımcıların oluşturacağı sinerjiyle istenen hedeflere ulaşabilmek amacıyla Sayın Dr. Züleyha ABDULLAYEVA tanıtım toplantısına davet edilmiştir. Müziğin etkisi ve titreşimleri konusunda 12 yıldan fazla süredir araştırmalar yapmakta olan sanatçı Azerbaycan Güzel Sanatlar Akademisi mezunu olup performansları sırasında dinleyici ile enerji bağı kurarak, bu enerji alanının titreşimlerini doğaçlama olarak notalara ve piyanosuna aktarmaktadır.
Sanatçının tanıtım toplantısı davetlilerine yapmış olduğu bu güzel müzik deneyimi ile ilgili yorumları;
“Kadim Türkler güzel işler yaparken, yeni adımlar atarken, toprağa tohum ekerken yanlarına mutlaka bir ozan, bir dede, nine çağırır ve onlarda güzel bir şarkı, şiir söylermiş. Neden böyle yaparlarmış? Belki biliyor, belki içsel yapıyorlardı ama her güzel adımı müzikle harmanlarlardı. Müzik bir titreşimdir. Hepimiz, herşey titreşimdir. Nikola Tesla’nın bu konuda önemli bir sözü vardır “Titreşimlerin sırrını çözen kainatın sırrını çözer.” Bugün ben de ozanlar, nineler gibi büyük bir başlangıca adım atılacak güzel bir güne çağırıldım ve tam da burada olmam gerektiğini düşündüm. Sahneye çıktığımda sanki ben değildim. Kadim Türkleri hissederek yeni başlangıçlara hayırlısı olsun diye dile getiremediklerimi seslere, müziğe aktardım. Kendimde karıştım bu müziğe. Sizlerden de büyük bir onay, kutlama hissettim ve piyanoya aktardım. Attığımız adım birliğimize hizmet edecek bir başlangıçtır. Müzikle hissettiğim hepimiz biriz mesajı oldu ne mutlu bana ki buna vesile olmak nasip oldu.”
Dr. Züleyha ABDULLAYEVA
AB uyum süreci kapsamında 2007-2013 döneminden itibaren düzenli olarak hazırlanan Ulusal Kırsal Kalkınma Stratejisi (UKKS), kırsal kalkınma politikalarımız açısından büyük öneme sahiptir. UKKS, kırsal politika uygulamaları konusunda iki ana dokümana temel teşkil etmektedir. Bu dokümanlar, AB tarafından fonlanan IPARD Programı ve ulusal bütçeden kırsal kalkınmaya tahsis edilen kaynaklarla uygulanan Ulusal Kırsal Kalkınma Planı (UKKP)’dır.
Kırsal alanlarda yaşam koşullarının iyileştirilmesi ile tarım ve tarım dışı kırsal ekonominin güçlendirilmesiyle kırsal yerleşimlerin cazibesinin artırılmasında IPARD desteklerinin önemli bir katkısı bulunmaktadır. Öte yandan, Türkiye’nin kırsal kalkınma politika ve uygulamalarında edindiği deneyimler doğrultusunda hazırlanan UKKP ile kırsal kalkınma proje ve programlarında bütüncül bir yaklaşım benimsenmektedir. UKKS; farklı finansal kaynaklardan desteklenen kırsal kalkınma faaliyetleri arasında eşgüdümü sağlamak, bunların ulusal çerçevede belirlenen hedeflere ulaşmasında etkin bir koordinasyon mekanizmasının oluşturulması açışından da temel bir dokümandır.
UKKS çerçevesinde temel amaç yerel kaynaklara kullanarak kırsal toplumun kendi yöresinde kalkınmasıdır. Yerel kalkınmanın, kırsal kalkınma stratejisinde kapsamında ele alınması ulusal kırsal kalkınma politikalarımızın başarısında büyük etki sağlayacaktır. Bölge kalkınma ajanslarının, ulusal kırsal kalkınma planlamasına katılması bölgesel kalkınma planları ile uyumun sağlanması, yerel ve merkezi düzeyde önceliklerin bütünleştirilmesi açısından çok önemlidir.
UKKS’ye ait Stratejik Amaç-5; Yerel Kalkınmaya İlişkin Kurumsal Kapasitesinin Geliştirilmesi bölümünde iki yönlü bir yerel kalkınma kapasitesine olan ihtiyaç belirlenmiştir. Bunlardan birincisi, kırsal nüfusa hizmet götüren yerel idarelerdeki kurumsallaşma düzeyinin artırılması iken, ikincisi yerel kalkınma aktörlerinin kırsal kalkınma programı hazırlama, uygulama ve izleme kapasitesinin geliştirilmesidir.
Bu doğrultuda, yerel kalkınmaya yönelik tedbirlerle; ilçe düzeyinde kırsal alana hizmet sunum kapasitesi için ihtiyaç duyulan kurumsallaşmanın sağlanması, hizmet sunumunda kırsalın yeni demografik yapısını ve coğrafi dezavantajlarını gözeten yenilikçi yöntemlerin geliştirilmesi, mahalli idarelerin hizmet sunum kapasitesinin güçlendirilmesi, yerel yönetişimi güçlendirmek üzere kamu ve özel kesim ile STK’ların işbirliği ve ortaklığına dayanan kırsal kalkınma girişimlerinin harekete geçirilmesi, sivil nitelikli yerel kalkınma girişimlerinin kurumsallaşması, yerel ve kırsal kalkınma için ulusal ve uluslararası ölçekte bilgi ve deneyim paylaşımının sağlanmasına yönelik ulusal ölçekteki ağ platformunun oluşturulması amaçlanmaktadır.
LEADER yaklaşımının öğrenilmesini sağlamak, potansiyel YEG’lerin kurulmasını ve yerel seviyede kalkınma stratejilerinin hazırlanmasını teşvik etmek ve tedbirin uygulamaya hazır olmak için kapasite geliştirme aktiviteleri 2010 yılından itibaren uygulanmaya başlanmıştır.
Halihazırda 12 ilde 25 Yerel Eylem Derneği kurulmuştur. Kırsal kesimin kendi kaynaklarını görebilmesi, değerlerinin farkına varabilmesi, yerel hazinelerini kendilerinin keşfedebilmesi için tabandan tavana yaklaşımla STK’lar, kamu kurumları, yerel yönetimler, kadın girişimciler, gençler, çiftçiler hayallerini gerçekleştirmek için bir araya gelmiştir.
Ulusal deneyimler ve AB uyum sürecinin gerekleri ışığında kırsal kalkınma faaliyetlerinin bütünleştirilmesi ve ulusal kırsal ağ çalışmalarına temel esasların belirlenmesi çok büyük önem arz etmektedir. LEADER ağları ile iyi bir yönetişim yerel alanda birlikte öğrenilerek geliştirilecektir. Bu nedenle Ulusal Kırsal Ağ, YEG’lerden gelen talepler doğrultusunda YEG’lerin ihtiyaçlarına yönelik aktiviteler düzenleyerek LEADER tedbiri konusunda gerekli kapasitenin oluşmasına ve Yerel Kalkınma Stratejilerinin daha etkin uygulanmasına yardımcı olacaktır.
Kendi ilçelerinde yerel kalkınma stratejilerini hazırlama aşamasına gelmiş bu derneklerin ilk dönemi; başarılı bir program uygulama ve görünürlüğünü artırmaya en fazla ihtiyaç duyduğu dönemdir. Bu nedenle merkezden yerel alana yeterince destek sağlanması, gönüllü insan kaynağının oluşturulması, farklı uzman ve kişiler arasında tecrübelerin paylaşılması, YEG’lerin ihtiyaçlarına uygun desteğin sağlanması için yerel kaynakları harekete geçirici ağ yapıları kurulacaktır. YEG’ler arasında inşa edilecek ağın temel amacı, kırsal kalkınma çalışmalarını entegre etmek ve yerel topluluklar arasında iletişim ve işbirliği oluşturarak ortak bir öğrenme süreci tesis etmektir. Bu yapının kurulması kırsal kalkınma süreçlerinin sürdürülebilirliğine büyük katkı sağlayacaktır.
Kırsal ağ çalışmalarına başlanmadan önce, oluşturulan ağın kırsal toplum için bir “işbirliği” olduğunun bilincinde ve sorumluluğunda paydaşlarla çalışılması gerekmektedir. Bu bilinçle, kırsal ağ sahiplenilecek ve daha başarılı sonuçlar alınmasına katkı sağlanacaktır. Çalışmalarda istekli, konularında uzman “gönüllü” kişilerle işe başlanması kolaylaştırıcı rol oynayabilecektir. İsteyen her gönüllü paydaşın ağın çalışmalarına katkı sunabileceği, kırsal alanda yapılan çalışmalara farklı paydaş gruplarının katılımının sağlanacağı ve böylece paydaşların kendi aralarında kuracakları yatay ağlarla programlama ve uygulama aşamasında paydaşlardan alınan geri bildirimler sayesinde uygun programın oluşturulması ve geliştirilmesi mümkün olacaktır. Kırsal ağın faaliyetlerine katılım ilke olarak açık ve eşit olacaktır.
Programın geliştirilmesi gerekli görülen alanları ile ilgili kurulacak tematik grupların yapacağı çalışmalar sonucu daha iyi programlama çalışmaları yürütülecek ve daha etkin uygulanmasına katkı sağlayacaktır. Tüm paydaşlardan geri bildirim mekanizması aracılığıyla sağlanacak geri bildirimler çerçevesinde ilgili tematik grup, daha etkin programlama ve daha başarılı uygulamalar için revizyon çalışmaları yapacaktır.
IPARD Programının özellikle LEADER yaklaşımının hedef grupları kırsalda yasayan kadınlar ve gençlerdir. Özellikle dezavantajlı konumda olan bu grupların, kırsal alanda toplumsal konumlarının iyileştirilmesi, sosyal haklara erişimlerinin artırılması ve geçim kaynaklarının çeşitlendirilmesi temel amaçtır. Bu çalışmaların IPARD illerinde özellikle LEADER tedbiri ile de ilişkilendirilerek geliştirilmesi ve sürdürülebilirliğinin desteklenmesi önemlidir. Ulusal kırsal ağ’ ın başlangıç döneminde kadınlara yönelik böyle bir çalışma önemli bir farkındalık oluşturabilir. Bu çalışma kadınların kırsal kalkınma çalışmalarında daha aktif yer almalarına yönelik faaliyetler de içerebilecektir.
LEADER, kırsal alanlar için sürdürülebilir kalkınma stratejilerinin hazırlanması ve uygulanmasında yerel katılım ve ortaklığı teşvik ederek kırsal politikalar geliştirmek için çok değerli bir yaklaşımdır. Bu yaklaşım, “Yerel Kırsal Kalkınma Stratejilerinin Uygulanması” tedbiri ile AB Ortak Tarım Politikasına ve Kırsal Kalkınma Politikasına uyum çalışmaları kapsamında IPARD Programına dahil edilmiştir.
Bu yaklaşım, yerel aktörlerin kendi yerel bölgelerinde uygulanacak projeler ve gerçekleştirilecek strateji ile ilgili olarak karar alma süreçlerine katılmaları anlamına gelmekte ve aktörler arasında müzakere aracılığıyla fikir birliğine varmayı, birlikte çalışmayı ve dayanışmayı teşvik etmektedir. Bu stratejileri hayata geçirirken güç alınacak en büyük değer ise yerel halkın karar alma sürecine katılımıdır. Yerel kalkınma Stratejisinin (YKS) uygulanması bölgesel uyumu güçlendirebilmekte ve bir bölgenin uzun dönemli sürdürülebilir kalkınmasına katkıda bulunabilmektedir.
Ulusal kırsal ağ çalışmalarının derneğimize birçok yenilikte öncülük etmesini bekliyoruz. Özellikle derneğin kuruluşundaki üyelerimiz ile ortaya çıkaracağımız projeler başarıya doğru bir basamaktır. Birecik’te yerel halkın desteği ile kurulan derneğimiz birçok alanda farklılık yaratmak için tüm imkanlarını sunacaktır. Bu amaca hizmet ederken kırsal ağ ve LEADER’ den beklentilerimiz; düzenli bir eğitim, bilgilendirme, Avrupa’daki güzel örnekleri görebileceğimiz eğitici geziler, yapacağımız çalışmaları beraber planlamak ve uygulamak olacaktır. Hedefimiz yerel değerlerimizi, Birecik’in tarihi ve kültürel güzelliklerini korumak, nesli tehlike altında olan kelaynak kuşlarının önemini ortaya koymak ve bunun halk tarafından bizzat korunmasını sağlamak, halkı daha çok bilgilendirmek ve katılımı arttırmaktır. Yerel ve yöresel ürünlerimizi saymakla bitmez. Bütün birikimlerimizi zenginliğimizi üyelerle halka sunmak için destek bekliyoruz. Kurulduğu günden bu yana bize imkan sağlayan ve bize bu fırsatı veren Bakanlığımıza ve IPARD programına teşekkür ederiz.
Şanlıurfa ili Birecik İlçesi YEG görüşleri;
Nallıhan Yerel Eylem Derneği olarak yerel ürünlerin, kültürel etkinliklerin ve doğal mirasın koruyarak kırsal turizmi güçlendirmeyi hedefliyoruz. Bu amaçla fuar ve seminerler organize ederek yerel halkı bilinçlendirmeyi düşünüyoruz. Dernek olarak kendi yöremizin insanları arasında birlik ve beraberlik bağlarını güçlendirerek yöremizin gerçek potansiyelini güzel projelerle ortaya çıkarmak istiyoruz. Tüm bunları gerçekleştirmek için kırsal ağ ve LEADER bize ışık tutuyor, heyecanımızı artırıyor. Nallıhan’ın kalkınma vizyonunu gerçekleştirme yolunda farklı bölgelerde bulunan yerel eylem dernekleriyle deneyimlerin paylaşılması ve benzer problemlere çözümler aranması geleceğe yönelik yol haritalarının oluşturulması için yönlendirilmelerin doğru yapılması gerekmektedir. Derneğimizin devamlılığını sağlamak için görev ve faaliyetlerinin dernek üyelerine ve ilçe halkına yapılmasını istiyoruz. YEG uygulama sürecinde YEG tarafından gerçekleştirilecek her türlü iş ve işlemlerin nasıl yapılacağı hakkında daha detaylı bilgi verilmesini istiyoruz. YKS’de eylem planlarını ve stratejilerini yazarken bir uzman tarafından doğru yönlendirilmeyi, bu yönlendirmeler sonucu, ilçe halkına destek olarak mevcut durumlarından daha iyi konuma gelmelerini sağlayıp fark yaratmak istiyoruz. Özellikle derneğin kuruluş amacına sadık kalarak katılımcılıkla projelerin yapılmasını hedefliyoruz. Bu doğrultuda YKS’mizi belirleyerek ilçemizin refah içinde kalkınmasına destek olmak istiyoruz.
Nallıhan İlçesi YEG görüşleri;
Ulusal kırsal ağ kırsalın bütüncül kalkınmasına katkı sağlayarak hem kırsal alanda iyi yönetişimi artıracak, mesleki eğitimlerin düzenlenmesi ve tarım dışı gelir getirici faaliyetlerin geliştirilmesi ile kırsal alanda rekabet edebilirliği artıracaktır. Kamu kurum ve kuruluşları, özel sektör, STK’larin ve üniversitelerin birlikte çalışması; gönüllü insanları bir araya getirerek yerel insiyatifleri harekete geçirecek, birlikte öğrenebilme fırsatı sağlayacak, deneyim paylaşımı sayesinde kırsal kalkınmayı yeniden şekillendirmek icin önemli bir araç olacaktır.
Yatayda, kırsal ağlar arasında işbirliği ve iletişimi tesis edecek, ekonomik olarak kümelenme gibi örgütlenme çalışmalarının itici gücü olacaktır. Ulusal ve yerel tüm kırsal kalkınma çalışmaları arasında koordinasyonu sağlayarak farklı ölçekteki plan ve programların uyum düzeyini artıracaktır. Yerel halkın her ölçekteki kırsal kalkınma politikaları yapım sürecinde katılımının en üst düzeyde olması için önemli bir rol üstlenecektir.
Kırsalın düşlerini ağlarla örebilmek dileği ile …..…Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Tarım Reformu Genel Müdürlüğü tarafından, IPARD Programı kapsamında, Kırsal kalkınma programlarında belirlenen hedefleri desteklemek, uygulamada yer alan tüm paydaşlar arasında bilgi ve tecrübe paylaşımını sağlamak amacıyla kurulacak olan "Ulusal Kırsal Ağ’ın” tanıtımına yönelik toplantıların ikincisi 29 Mart 2018 tarihinde Samsun Zirai Karantina Müdürlüğü Konferans Salonunda düzenlendi.
Tanıtım toplantısına; Samsun Vali Yardımcısı Dr. Hakan KUBALI, Samsun İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdür Vekili Nail KIRMACI, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Sefer ARLI, TKDK Samsun İl Koordinatörü Dr. Bülent TURAN, Bakanlığa bağlı kurum amirleri, ilçe müdürleri, ilgili kamu kurumları, sivil toplum kuruluşları, Alaçam-Yakakent ve 19 Mayıs İlçelerinde kurulmuş olan yerel eylem derneklerin temsilcilerinden oluşan 113 kişi katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan program, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Güzel sanatlar Bölümünden öğretim üyesi Doç. Dr. Bahar GÜDEK ve ekibi Doç Dr. Ferit BULUT, Faruk CAYLAN, Mehmet TÜRKER, Metehan TOY tarafından sunulan müzik dinletisi ile devam etti
Samsun Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Sayın Nail Kırmacı açılış konuşmasında;
“Çok farklı ve değişik bir toplantı gerçekleştirdik. Birbirimizi daha iyi dinleyebileceğimiz, daha iyi bir yapıya dönüştüreceğimiz toplantılar olmalı. Bugün kırsal ağ toplantısı ile bunu gerçekleştirdik. Açılışı ile farklı oldu, sevdik, bürokratik havadaki toplantıyı ısıttı. Kırsal ağ, AB fonları veya diğer fonları daha iyi kullanabilmemize yönelik çalışmalardır.
Ülkeler kalkınma hamlelerini, bir plan içerisinde gerçekleştiriyorlar. Kırsal kalkınmaya yönelik bütün faaliyetler, tarım başlığı altında ele alındı. Bu nedenle Kalkınma Bakanlığı, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı diğer kurumların da işbirliği ile Kalkınma Strateji Belgesi oluşturdu. Bu belge ulusal, uluslararası ve AB fonlarının kullanılmasına referans teşkil edecek. Bu belgeyi oluştururken, yerel ve öz kaynakların değerlendirilmesi, doğal ve kültürel varlıkların kıymetlendirilmesi referans alınan değerlerin başında geliyor. Böylece yerel ve öz kaynakların ekonomiye kazandırılması hedefleniyor. Ulusal Kırsal Ağ ile birlikte bizimde kendimizi değiştirmemiz gerektiğini gördük. Kaynaklarımızın güzel değerlendirilmesi açısından toplantının olumlu olacağını düşünüyorum” dedi
“Ulusal Kırsal Ağ, yereldeki kalkınma dinamiklerini harekete geçirecek “
Kırsal kalkınmaya yönelik yaptıkları faaliyetler hakkında bilgiler veren Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) Samsun İl Koordinatörü Dr. Bülent Turan;“Ulusal Kırsal Ağ, yereldeki kalkınma dinamiklerini harekete geçirecek olan tüm paydaşların el birliği ile iş üretmesidir. Bu projeyi çok önemsiyoruz. Yeni başlangıçlarda heyecanlanıyoruz. Biz TKDK olarak Samsun’da bugüne kadar 846 projeyi hayata geçirdik. Bu projelerin değeri 275 milyon TL. Projeleri hayata geçirirken çok zorlukla karşılaştık. Bugün startını verdiğimiz Ulusal Kırsal Ağ projesi, çalışmalarımıza büyük ivme kazandıracak. Gönül isterdi ki IPARD I döneminde kırsal ağ projesi hayata geçirilmiş olsaydı kırsal kalkınma projelerinin daha etkin koordinasyonu sağlansaydı. Bundan sonraki süreçte hep birlikte çalışacağız.
LEADER kapsamında Samsun ili Alaçam, Yakakent ve 19 Mayıs YEG’lerimiz kuruldu. Stratejilerini işbirliği içerisinde hazırlayacaklar. Etkin ve sürdürülebilir olması için tüm ilgili kurumlar, STK’lar destek verecekler. Kırsal ağ ile AB’ deki YEG’lerle de işbirliği gerçekleştireceğiz. Önemli olan uyum, koordinasyon ve işbirliği. Bizim destek veremediğimiz durumlarda diğer kurumlarımızın destek vermesi ile sorunları hep birlikte çözeceğiz.19 Mayıs, Alaçam ve Yakakent bölgesinde bugün kadar 39 projeye 13 Milyon TL hibe verdik.151 kişi istihdam edildi. Kırsal kalkınma çalışmalarımızın bundan sonra daha da başarıya ulaşmasını diliyorum” dedi.
Samsun Vali Yardımcısı Dr. Hakan KUBALI ise bir toplumun kalkınması için kırsal kalkınmanın ekonomiye katkısının fazla olması gerektiğini, Ulusal Kırsal Ağ projesinin de kırsal kalkınmayı canlandıracağını söyledi.
Açılış konuşmalarının ardından Tarım Reformu Genel Müdürlüğünden Ziraat Mühendisi Dr. Şenay SEVENGÖR "Ulusal Kırsal Ağ Tanıtımı" ve Seher MUĞLA "Yerel Kırsal Kalkınmaya İlişkin Yaklaşımlar" konusunda sunum yaptılar. Tarım Reformu Genel Müdürlüğünden Ali Fuat CEYLAN “Ulusal Kırsal Kalkınma Stratejisi”, IPARD Yönetim Otoritesi Bilişim Sorumlusu Oğuz Kağan GÜVEN "Ulusal Kırsal Ağ Teknoloji Alt Yapısı , Web Sitesi Kullanımı ve başvuru hakkında bilgi vermiştir.
Samsun ilinde IPARD Programı kapsamında desteklenmiş olan “Kuzey Süt Çiftliği Projesi" Veteriner Hekim Oktay YILMAZ tarafından sunulmuştur;
Bir veteriner olarak hayallerime adım atmak üzere TKDK’ ya başvurdum. Profesyonel bir işletme kurduk. 2015 yılında inşaatı bitirdik ve hayvanlarımızı tedarik ederek faaliyete geçtik. 2.9 Milyon TL toplam yatırım bunun 1.2 milyon TL’sini hibe olarak aldık. Destek olan herkese teşekkür ederiz. Bundan sonraki süreçte hayallerimizi gerçekleştirmeye devam etmek istiyoruz.
Diğer iyi uygulama örneği “Butik Otel Projesi” kadın girişimci Nigar KULLUKÇU tarafından sunulmuştur.“Yakakent doğumluyum. Uzun süre Hollanda’da yaşadım ve daha sonra doğduğum Yakakent’e döndüm. İş kadını olmak istiyordum. Sevdiğim şey ise yemek pişirmekti. Gezelim Görelim yemek programına çıktım ve yemeklerim çok beğenildi. O günden sonra kendimi restoranımda hayal ettim. KOSGEB desteği ile birkaç ay sonra yerimi açtım. Memleketimin yetenekli kadınlarına iş imkanı sundum. İkinci Proje olarak Butik otel projesini başlatmak üzere TKDK’ya başvurdum. Turizme katkıda bulunmak ve hayallerini gerçekleştirmek isteyen tüm kadınlara ilham vermek istiyorum
Tarım Reformu Genel Müdürlüğü Uzmanı Ali Fuat CEYLAN Kısa tedarik zinciri oluşturulmasına yönelik çalışmalara örnek olarak Sürmeli kadın derneği üyeleri ve dernek başkanı yardımcısı Aşire YILMAZ ile görüşmeler yapmıştır;
“2012 yılında sürmeli kadın derneği adı altında bir pazarımız var. Pazarımızın kurulduğu yerde 3- 4 kişi ile başladık. Daha sonra kendi üretimini yapan dar gelirli kadınlarımız bir araya gelerek organik üretim yapmaya başladı. Köyümüzü nasıl kalkındırabiliriz düşüncesi ile hareket edildi. Üniversiteden Ali KEMAL hocamız, eski dernek başkanımız Süleyman ÖZATA ve Kazım TUNCAY öğretmenimiz bir araya gelerek projemizi gerçekleştirdi. Büyükşehir belediyemiz bizi destekledi ve herkesin kendi tezgahının yer aldığı pazar yerini oluşturdu. Daha önce tütün üretimi yaparken şimdi 27 çeşit organik sebze, meyve üretimi gerçekleştiriyoruz. Bahçemizde ne üretiyorsak kendi tezgahlarımızda satıyoruz. Katkılarından dolayı herkese teşekkür ediyoruz.
Tüm dar gelirli bayanlar bir araya getirildi ve hepimiz kendi üretimimizi gerçekleştirerek kendi paramızı kazanıyor, müşterilerimize sertifikalı sağlıklı ürünler sunuyor ve eşlerimizden para almak zorunda kalmıyoruz. Bir aile olduk ve çok memnunuz. Üniversite, ilçe ziraat odaları, tarım ilçe müdürlüğü herkes bize eğitimler veriyor ve destekliyor. Genç kızlarımız katılıyor aramıza ve ailemiz büyüyor. Bizde daha çok üretmek daha güzel projeler yapmak istiyoruz”
Toplantı panel şeklinde katılımcılarının sorularının cevaplanmasının ardından son buldu.Kırsal kalkınma toplumun tüm kesimlerinin dengeli ve sürdürülebilir gelişimi için hayati önem taşımaktadır. Kırsal kalkınmada hedeflere ancak birlikte ve organize bir şekilde harekete geçilmesiyle ulaşılır. Kırsal kalkınmanın anahtarı merkezin ve yerelin dengeli ve organize bir şekilde hareket etmesiyle ve birlikte yapılanmasıyla gerçekleşmektedir. “Ulusal Kırsal Ağ” bu amaçlarla yola çıkmıştır. Bir yandan kırsal kalkınma politikalarının etkin uygulanmasını sağlanması, aynı zamanda merkez ve yerel arasında kurulacak bağın güçlendirilmesi ve kırsal kalkınma için yeni yaklaşımlar sunmayı hedeflemektedir.
TKDK destekleri ile hayata geçirilen OBASYA Kırsal Konaklama Tesisinde Merkez ve Yerel buluştu.Tarım Reformu Genel Müdürlüğü Avrupa Birliği Yapısal Uyum ve Yönetim Otoritesi Daire Başkanlığı tarafından, IPARD Programı kapsamında, Kırsal kalkınma programlarında belirlenen hedefleri desteklemek, uygulamada yer alan tüm paydaşlar arasında bilgi ve tecrübe paylaşımını sağlamak amacıyla kurulan "Ulusal Kırsal Ağ’ın” tanıtımına yönelik toplantıların ilki 22 Mart 2018 tarihinde Manisa’nın Yunusemre ilçesinde bulunan TKDK destekleri ile hayata geçirilen OBASYA Kırsal Konaklama Tesisinde gerçekleştirildi. Toplantıya ilgili kamu kurumları, üretici örgütleri, bölge kalkınma ajansları, yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları (STK) ve LEADER tedbiri kapsamında Gördes ve Selendi ilçelerinde kurulmuş olan yerel eylem grubu (YEG) temsilcilerden oluşan yaklaşık 90 kişi katılım sağladı.
Manisa ’da Gördes ve Selendi YEG’leriKırsal kalkınmanın yerel kırsal topluluklar aracılığıyla gerçekleştirilmesi için önemli olan LEADER Yaklaşımı, kırsal alanın ekonomik faaliyetlerinin yanında sosyal, kültürel ve çevresel yönlerini de kapsamaktadır. Manisa’nın Gördes ve Selendi ilçelerinde Yerel Eylem Grubu oluşturulmuştur. Gördes Yerel Eylem Grubu kendi imkanları ile YEG’i hayata geçirmiş ve YEG’lerimiz arasında Merkez YEG seçilmiştir.
Obasya Turizm Geliştirme Kooperatifi Başkanı Sayın Mustafa PALA OBASYA’nın önemini dile getirmiştir. Tarımda öne çıkan, sanayide uluslararası bir üne kavuşan Manisa’da, tarihi ve mitolojik zenginliğine, doğal güzelliklerine rağmen turizmin çok geride kaldığının görülmesi üzerine turizmin özellikle kırsal turizmin gelişmesine katkı yapmak için Kooperatifimiz kurulmuştur. Yuntdağı bölgesi gelenek ve göreneklerini koruyan köyleri, Aigai Antik Kenti Türkmen Şelalesi, anıt ağaçları, güzel havası ve doğal güzellikleri ile öne çıkarılmayı bekleyen bir bölgedir.
Toplumun her kesiminden, farklı mesleklerden üyelerimiz var. Üretim yapan üyelerimizde var. Üyelerimizin bazıları, Obasya Yerleşkesinin çevresinden tarlalar alarak, sebze meyve üretimi yapmak için girişimlerini sürdürüyorlar. Bu tesiste geleneksel köy ürünleri festivalleri yapmayı düşünüyoruz. Atçılık, hobi bahçeleri, okçuluk gibi birçok proje hayata geçirilecektir. Obasya Turizm Geliştirme Kooperatifinin yöneticileri olarak gerçekleştirdiğimiz projeleri farklı ortamlarda anlatırken, AB ve Devletimizin hibe desteğinden IPARD ve TKDK’dan mutlaka söz ediyoruz. Aldığımız desteği, gördüğümüz ilgiyi keyifle anlatıyoruz. Aldığımız hibe desteği olmasaydı bu projeleri gerçekleştiremezdik. Projeyi hazırlama ve uygulama aşamasında ilgili kurum ve kuruluşlarda görevli genç yöneticilerin ve personelin büyük desteğini gördük. Hepsi sorunun değil çözümün parçası olmak için çalıştılar. TKDK ve IPARD da olduğu gibi, diğer kurumlarda da yeni iş tanımları, yeni görevlendirmeler yapılarak, kurumlar arası eşgüdüm gerçekleştirilerek verim arttırılabilir. İyi ki, AB, IPARD, TKDK var. İyi ki, bu saydıklarımın, destek olmayı görev bilen, çözümün parçası olan, yönetici ve personelleri var.
21 Mart 2018 tarihinde Manisa ilimizde nevruz kutlamaları ve ulusal kırsal ağ toplantısı Kırsal kalkınma konusunda farklı sektörleri bir araya getirmiştir. Manisa ilinin tarihi ve kültürel değerlerinden sevgi, hoşgörü, barış ve kardeşliğin sembolü olan Mesir macununun hikayesi ve 500 Yıla damgasını vurmuş olan macunun kahramanı zamanının büyük hekimi Merkez Efendi ve Sümbül Efendinin hikayesi oyuncu Çığla ÖZTAŞ ve Volkan Fatih YILMAZ tarafından anlatılmıştır.
Sümbül Efendi öğrencilerine sorar; Olacak şey değil, ama böyle bir yetki verilmiş olsaydı, herşeyi yaratan Allah, dünyayı yaratan da Allah, eğer mümkün olsaydı siz dünyayı nasıl yaratırdınız?
Öğrencilerin her biri kendine göre cevap verir ve sıra Merkez Efendi’ye gelir ;
-Efendim! İlahi Kudret’in muazzam bir eseri olan bu alem öyle nizamlı, öyle mükemmel o kadar muazzam her şey o kadar yerli yerinde yaratılmış ki, daha mükemmelini düşünmek aklın alacağı bir şey değildir. Eğer bana böyle bir yetki verilmiş olsaydı, hiçbir şeyi değiştirmez, her şeyi merkezinde bırakırdım!
Kendisine o günden sonra Merkez Efendi ismi verilir.
İlk önceleri macun olarak dağıtılan, daha sonraları kelime anlamından sıyrılıp; sevgi, hoşgörü, barış ve kardeşliğin sembolü olan mesir, daha sonraları bahar bayramı olan nevruzla birleşerek köklü bir gelenek olarak her yıl bahar ayında çeşitli faaliyetler ile kutlanıyor. Merkez Efendi Mesir macunu adı verilen ve içinde kırk bir çeşit baharat bulunan ilaç ile Hafsa Sultanı iyileştirmiştir. Merkez Efendinin ünü imparatorluk sınırlarını aşmıştır bunun üzerine Mesir macunu ile Manisa iline ekonomik katkıda bulunabilecek bir plan hazırlamıştır;
Yaşam enerjimizin sırrı merkezimizdedir. Azerbaycan Güzel Sanatlar Akademi mezunu ve nefes eğitmeni Dr. Züleyha ABDULLAYEVA tarafından katılımcılarla interaktif bir bağ kurularak bedenimizin merkezi ve bu merkezin önemi üzerine katılımcılarla bir çalışma gerçekleştirilmiştir. İnsan 3 merkezden oluşur:
Kültür bakanlığı sanatçısı Ritmoterapist Volkan Fatih YILMAZ’ın; vücut sistemlerinin hepsinin kendine özgü belirli yankı yapan ritmik frekansları ve hücresel titreşimler üzerine sesin etkisi ile ilgili interaktif çalışma ile sona ermiştir.
OBASYA’nın Merkezimizde olması dileğiyle…….TKDK destekleri ile hayata geçirilen OBASYA Kırsal Konaklama Tesisinin yer aldığı Yuntdağı bölgesinin gelenek ve göreneklerini koruyan köyleri, havası ve doğal güzellikleri ile öne çıkarılmayı bekleyen bir bölge, toplumun her kesiminden, farklı mesleklerden üyelerinin yer aldığı ve bu alanda böyle güzel faaliyetleri gerçekleştirmeye yönelik çalışmalarının, yaptıkları yatırımın daha da gelişmesi için çalışmalar gerçekleştiriyorlar. Manisa ilinde Ulusal kırsal ağ ve LEADER çalışmaları devam edecektir.
Tarım Reformu Genel Müdürlüğü Avrupa Birliği Yapısal Uyum ve Yönetim Otoritesi Daire Başkanlığı tarafından, IPARD Programı Ulusal Kırsal Ağ (UKA) Projesi kapsamında “GÜLANTA (Gül-Lavanta) Farkındalık Atölyesi” çalışması 5-6 Eylül 2018 tarihinde ISPARTA Güneykent Beldesi ve Kuyucak köyün’de gerçekleştirilmiştir.
“GÜLANTA (Gül-Lavanta) Farkındalık Atölyesi” çalışmasına ilgili kamu kurumları, sektör temsilcileri, sivil toplum kuruluşları temsilcileri, belediye başkanları, üniversiteler, araştırma merkezleri, üreticiler katılmıştır. 5 Eylül 2018 tarihinde gerçekleştirilen Gülderen Kadın Kooperatiflerinin etkinliğine Kuyucak Lavanta Kokulu Kadın Kooperatifleri aynı şekilde 6 Eylül 2018 tarihinde yapılan etkinliğe Gülderen kadın kooperatifleri katılımcı olmuştur.
Güneykent Isparta ili Gönen İlçesine bağlı bir belde belediyesidir. Isparta gül üretiminin yaklaşık %18’ini Gül Kenti Güneykent karşılamaktadır. Güneykent beldesinde gerçekleştirilen çalıştaya Tarım Reformu Genel Müdür Yardımcısı Yönetim Otoritesi Başkanı Sayın Dr. Muhammed Adak, Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) Personel ve Destek Hizmetleri Genel Koordinatör V. Ramazan ÇELEBİ, TKDK Ankara İl Koordinatörü Sayın Güzin OYMAN, Manisa TKDK İl Koordinatörü Sayın Uğur USLU, Isparta TKDK İl Koordinatörü Sayın Prof. Dr. Süleyman GÜLCÜ, Burdur İl Tarım ve Orman Müdür V. Oktay DARCAN, Isparta İl ve İlçe Tarım ve Orman Müdürlükleri, konu uzmanı teknik personeller, girişimciler, ilgili kamu kurumları, üniversiteler, GÜLAR Araştırma Merkezi, belediyeler, odalar, kurum - kuruluş amirleri ve STK temsilcileri katılmıştır. Program saygı duruşu ve istiklal marşının arkasından Tarım Reformu Genel Müdür Yrd. Dr. Muhammed ADAK, Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) Personel ve Destek Hizmetleri Genel Koordinatör V. Ramazan ÇELEBİ, Isparta Güneykent Beldesi Belediye Başkanı Sayın Fahreddin GÖZGÜN’ün açılış konuşmaları ile başlamıştır.
Programın açılış konuşmasını yapan Tarım ve Orman Bakanlığı Tarım Reformu Genel Müdür Yardımcısı Sayın Dr. Muhammed ADAK,
“ Güneykent beldesinde gül gibi toplantı yapıyoruz. Katılımcılar çok değerli. Kırsal kalkınmanın bilincinde, olan kişiler. Bugün burada Avrupa Birliği IPARD Programı Ulusal Kırsal Ağ Projesi kapsamında faaliyetlerimizden biri olan GÜLANTA çalışmamızı gerçekleştiriyoruz. GÜLANTA gül ve lavantanın birleşimidir. Ülkemizde tüm gül ve lavanta ile ilgili yapılan çalışmalar, iyi uygulama örnekleri GÜLANTA çalışmaları adı altında toplanacaktır. Örnek çalışmamıza gül ve lavantanın kendiliğinden doğal olarak buluştuğu Isparta ilinde başladık. Burada hem şifa hem de heyecan var. İyi uygulama örnekleri ile gurur duymaktayız.
Şifa, iyileşebilen her şey demektir. Kırsal kalkınma çalışmaları da bir şifadır. Bir ülkenin kalkınmasında gelecekte rol oynayacak en önemli faaliyetlerden biridir. İnsanların bir araya gelerek hayallerini gerçekleştirmesidir. Yörelerinin kırsal dokusunu bozmadan kalkınmasını sağlamaktır. Toplumumuza, kültürel ve tarihi değerlerimize katabildiklerimizdir. Kırsal kalkınma ile bu yolda ilerlerken ülkemizin ve dünyayla olan ilişkilerimizin denge ve uyumunu korumakta, yaşam kalitesini artırmaktadır” dedi.
Programın açılış konuşmasını yapan Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) Personel ve Destek Hizmetleri Genel Koordinatör V. Sayın Ramazan ÇELEBİ
“Bugün Güneykent gibi güzel bir şehirde; kırsal kalkınma teşkilatının hemen hemen tüm bileşenlerinin ortaklaşa geliştirmiş olduğu Ulusal Kırsal Ağ projesinin etkinliğinde bulunmaktan sevinç duyuyorum. Güneykent kendisini çağdaş yeniliklere, çağdaş kırsal kalkınma bileşenlerine, çağdaş kırsal kalkınma enstrümanlarına en çabuk adapte edebilen bir yapıya, bir belediye başkanına bir halka sahiptir. Isparta’nın ve bölgenin kutup yıldızıdır. Sayın Güneykent Belediye Başkanımız ve ekibi öyle faaliyetler gerçekleştirmiştir ki; yenilenebilir enerjiden tutun kırsal turizmi öne çıkaracak bu hamleler gerçekten farkındalık yaratmıştır. Bugüne kadar TKDK 7-8 yıldır Isparta ilinde faaliyetini sürdürmektedir. Yaklaşık 220 projeye 115 milyon liralık hibe ödendi. 250 milyonluk bir yatırım hayata geçirildi. Bu yatırımların başlangıçları Güneyken beldesidir. Bu karşılıklı etkileşimin çarpan etkisi ile değerinin daha takip edilebilir olarak ilerlemesini temenni ediyorum. Güneykent beldesinde yapılan bu etkinlik ülkenin birçok yöresinde kırsal kalkınma anlamında neler yapılabileceğine ilişkin karşılıklı etkileşimi artırmada rol model olabilecek faaliyetlerin başında gelmektedir. Burada bu etkinliği gerçekleştiren Yönetim Otoritesi başkanımız Sayın Dr. Muhammed ADAK’ a ve emeği geçen herkese teşekkür ederiz”dedi.
Programın açılış konuşmasını yapan Güneykent Belediye Başkanı Sayın Fahreddin GÖZGÜN;
“Güllerin Gökyüzüne güldüğü kent diye adını koyduk. Açık parfüm vadisi dedik. Bir zamanlar sadece tarımla uğraştık. Bugün ise turizm buna bir değer olarak katıldı. Gül daha bir anlam kazandı. Yer gök gül oldu. Bu sloganlar sonrasında sanata büründü. Ebru sanatına gül sözü düştü. Arkasından çin, japonya’dan gelenler oldu derken bir baktık ki ülkemizin dört bir köşesinden gülün büyülü dünyasında bende olayım, benimde elim gül koksun, bende güle bakayım yüzüm gülsün diyen insanlar gelmeye başladı. Isparta ilinin gül üretiminin % 18’ini karşılıyorduk. Herkesin gülle her dem olduğu, 7’den 70’e gülle uğraşan, herkesin kendine ait gül bahçesi olan bir yerdeydik. Gül öyle bir çiçekti ki çiçeklerin şahıydı. Bu şahı işlesek bize ne sunar derken; sadece gül suyu ve gül yağları değil ülkenin dört bir yanından diğer ülkelerden selamlar getirilmesine sebep oldu. Gül her şeyimiz; çoluğumuz çocuğumuzu okuttuğumuz bir değer. Biz o değeri öyle bir noktaya getirelim ki dediğimiz anda tam o sırada bir kriz oluştu. Bu sırada Tarım Bakanlığı TKDK destekleri sayesinde ve çin, japonya’dan gelen desteklerle bugün ki noktaya geldik. 14 yıllık belediye başkanlığımın temel yapısını oluşturan bayanlardır. Kadınlar tarafından Gülderen kadın kooperatifleri ile taçlanan bir yapı. Bir kadın eli ile süslenmiş Gül kenti Güneykent gülistan olsun hayatınızda iz bıraksın diyorum. Tarım Reformu Genel Müdürlüğü tarafından, IPARD Programı kapsamında üst düzey yetkililere özellikle çalışmayı gerçekleştiren Sayın Dr. Muhammed ADAK’ a ve TKDK yetkililerine teşekkür ediyoruz ” dedi.
Program İstanbul Medipol Üniversitesi Tıp fakültesinde Tıp Tarihi ve Etik Ana Bilim Dalı Başkanı aynı zamanda Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde öğretim görevlisi olan 30 yıllık tıp tarihçisi Sayın Prof. Dr. Ayten ALTINTAŞ’ın gülün şifasına yolculuk sunumu ile devam etmiştir.
““Kadim dönem ve Osmanlı dönemi ilaçlarını çalışırken karşıma gül çıktı. Çok ciddi bir ilaç olduğunu gördüm. Ülkemizin doğal bir ürünü ve binlerce yıldır bu topraklarda değeri biliniyor. Gül insanlık tarihinden daha eskidir. 25-40 milyon yıllık belgelerde gülü görüyoruz. Gülün sembolü sevgi ve güzelliktir. Kadim bilgilerde kazılmış yazılarda her coğrafyada gül sevgi ve güzellik sembolüdür. Romadan tutun Kleopatra’ya, Taç mahale kadar güllerle ilgili bilgiler mevcuttur. Dünyanın her neresine giderseniz gidin gülün olduğu yerde kapılar sevgiyle açılır.
Gül kadim tıp kitaplarında çok önemlidir. Ancak İslam ve Osmanlı tıp tarihinde çok geniş bir yeri vardır. Kokular, baharatlar Arap ülkelerinden batıya taşınmıştır. İslam inancında bu kültürün etkisi çok yüksektir. Hz. Muhammed’in kokusu gül kokusuna benzetilir. Isparta gülünün diğer adı Muhammedi gülü’ dür. Gül ile ilgili yapılan araştırmalar tüm çiçekler uçucu yağlar, meyveler, sebzeler arasında en yüksek enerjiye sahip olduğunu ortaya çıkarmıştır. Gül çuvallarına elinizi koyduğunuzda eliniz yanar. O yüzden güller önce havalandırılır yere serilir sonra imbiklere götürülür. Gülyağı olmadan parfüm yapılamaz. Güzellik reçetelerinde olmazsa olmaz. Gül yağı ve suyunun ferahlatıcı ve hafızayı artırıcı bir özelliği vardır.
-Dinaveri “Gül bütün ağaçların nurudur bütün çiçeklerin şahıdır “ -Hekimlerin kralı İbn-i Sina yaptığı çalışmalarda “hoş kokusundan ruha hitap ettiğini, rahatlatıcı etkisi olduğunu, bayılmalarda ve hızla atan kalplerde çok yararlı bir etkisi olduğunu, anlayış gücünü ve belleği artırdığını “ -Endülüs Emevilerinden önemli bir botanikçi İbn-i baytar gül suyunun aklı beyni kuvvetlendirdiğini, duyuları keskinleştirdiğini, yaşam gücünü artırdığını, heyecandan dolayı kalp atışlarında faydalı olduğunu, bedeni güçlendirdiğini” ifade etmiştir. Çok önemli olan bu bilgileri bilim artık günümüzde tüm doğruluyor.
Gülün hafızaya etkisi konusunda 2 büyük çalışma yapılmıştır. Almanya’da yapılan bir çalışmada ;
Odalara kokular veriliyor. Her odaya farklı bir koku veriliyor. Bir odada gül diğerinde limon, fesleğen, biberiye gibi. Denekler önce zeka testinden geçiriliyor. Bir gece odalarda yatırılıyor. Beyinlerine elektrolit bağlanıyor. Ertesi gün tekrar zeka testi yapılıyor. Gülün hatırlamada en yüksek etkiye sahip olduğu görülüyor.
II. Abdülhamit zamanında güller Isparta ile buluşuyor. Gülleri Denizli iline kadar getiriyor. Isparta’da gül yetiştiriciliğini başlatan Gülcü İsmail bu projeden yararlanıyor ve her yer gül oluyor. Elimizdeki bu değeri ülkemizde doğal yetişen güller üzerinde daha çok çalışmamız lazım. Sadece yağı, suyu ve kozmetik olarak değil ilaç olarak ta kullanımının yaygınlaştırılması lazım” dedi.
Katılımcılara kahve arasında gül lokumları, gül kokulu gül şerbeti, gül kolonyası ikramı yapılmıştır. Daha sonra katılımcılar traktörlerin arkasına takılı kasabanın sembolü gül resimleri ile süslenmiş gezi römorkları ile gül, lavanta yağı ve suyunun damıtıldığı Gülhaneleri ziyaret etmiştir. Güneykent belediye başkanı Sayın Fahreddin GÖZGÜN tarafından Gülhane ve imbikhanede geleneksel usullerle gül ve lavanta yağının ve suyunun damıtılması uygulaması yapılmıştır;
“Tarım ve Orman Bakanlığı Tarım Reformu Genel Müdürlüğü Avrupa Birliği IPARD Programı kapsamında Ulusal Kırsal Ağ projesi ile birlikte kırsal kalkınma uygulamalarında model olabilecek bir çalıştay gerçekleştiriyoruz. Bugüne kadar aldığımız desteklerle bir çok üretici fabrika sahibi oldu. Dünden bugüne en yaygın Gülcülük burada. Herkes gül bahçesine sahip. İşleniyor, yağı çıkarılıyor, Fransa’ya satılıyor ve parfüm olarak geri geliyor. Dün Güneykentte gül toplayan ve seyyar satıcılar varken ülkenin dört bir yanından gül turizmi düzenleniyor. Dağların arasında köyler turizm köyü oluyor. Topkapı sarayında Gülhane bahçeleri vardır. Gülleri işler yağını ve suyunu çıkarırlardı.. Dedelerimiz gülleri yetiştirip damıtırlarmış. Aynı şekilde kaynatırmış. Geleneksel küçük Gülhaneler kalkıp yerine fabrikalar yapıldı evet ama biz istedik ki geleneksel üretimle kırsal turizm faaliyeti olarak Gülhanelerimiz de yeniden canlansın. Şu anda 9 adet Gülhane açılmıştır ve çok ilgi görmektedir” dedi.
“Kırsalın düşleri ağlarla örülsün” Ulusal Kırsal Ağ Tanıtımı” konusunda TRGM’ den Mühendis Dr. Şenay SEVENGÖR Ulusal kırsal ağ ile amacımız kırsal kalkınma bağlarını daha güçlü hale getirmektir. Mardin ilinde Kırsal ağ bölge tanıtım toplantımızda kırsal kalkınma çalışmaları bütünlüğün, birliğin sembolü gül gibi açsın” demiştik. Bugün gül diyarı Güneykentte gül ve lavanta konusunda iyi uygulama örnekleri ile ilgili GÜLANTA farkındalık atölyesini gerçekleştiriyoruz. Ülkemizin farklı illerinden gül ve lavanta ile ilgili çalışan konu uzmanları, yerel otoriteler ve ulusal kırsal ağ tanıtım toplantısı yaptığımız manisa, mardin, samsun, Şanlıurfa illerinden iyi uygulama örneklerini gerçekleştiren öncü kişilerle birlikte gül ve lavanta üreten kadın kooperatiflerimizin yanındayız. Kırsalda ağları örüyoruz “ dedi.
“Merkez ve yerel bayram havasında buluştu” Yunus Emre Kültür Parkında Ulusal kırsal ağ sunumunun ardından Gülderen kadın Kooperatiflerinin hazırlamış olduğu yöresel öğle yemeği yenilmiştir
Ardından yerel, merkez ve tüm farklı kesimlerden katılımcıların buluştuğu bu renkli günün kutlaması olarak Azerbaycan Güzel Sanatlar Akademi mezunu Sayın Dr. Züleyha ABDULLAYEVA tarafından müzik dinletisi gerçekleştirilmiştir. Ardından Yunus Emre türbesi ziyaret edilmiştir. “İyi Uygulama Proje Örneği “İksir kozmetik” ve Parfüm Yapımı Etkinliği TKDK hibe desteği alarak Türkiye’nin kozmetik şirketlerinin ilk 10’una girmiş İksir Kozmetik Sahibi Barış GÜMÜŞ başarı hikayesini anlatmış ardından katılımcılara basit parfüm yapım tekniğini öğretmiştir;
“Isparta güllerle kozmetik şehri altında bir değerdi. Küçük bir imkanla 14 m² olarak açtığım parfümeri dükkanı ile ilk parfüm üretimimiz Isparta ili’nde başladı. Şimdi devletimizin destekleri IPARD Programı TKDK destekleri ile 4000 m²’lik, Akdeniz bölgesinin en büyük fiziki kapasitesine sahip fabrika sahibi olduk. Günlük 35 bin adet üretim kapasitesi ile Türkiye’nin kozmetik şirketlerinin en büyük ilk 10’una girmiş durumdayız. Dünyanın tamamında kabul görmüş gerek yağı gerek suyu ile aurası ile zengin bir gül üretimimiz ve arkasından gelen lavanta üretimimiz var. Göller Bölgesi’nin en büyük ve en teknolojik fabrikası ile ayrıca kekik, biberiye, ardıç, ve birçok tıbbi aromatik bitkilerin işlenmesi sağlanıyor. Devletimize, IPARD Programı TKDK desteklerine bizi bugünlere getirdiği için teşekkür ediyoruz. Bu destekler olmasaydı biz bugün bunları yapamazdık. Değerleri geliştirmek kozmetik alanında daha da ilerlemek çeşitleri artırmak istiyoruz..” dedi
“Gül Evi Gülderen Kadın Kooperatifleri Stand Ziyareti” Gülderen kadın kooperatiflerinin atölyeleri gezilmiştir. Kadınlar atıl eşyalardan birçok üretim gerçekleştiriyor. Yöresel gül bebeklerinden, çamaşır makinası kapaklarından saatler, kırılan fincanlardan süs eşyaları, iğne oyaları, halı atölyelerinde halı dokumalarından gül reçeline güle dair ne varsa üretmektedirler. Geçmişten günümüze Isparta ilinde kilim ve halıcılık çok değerliydi. Ne varki unutulmaya yüz tutulmuş bir konu olarak karşımıza çıktı. Gülderen kadın kooperatifinde Isparta’nın kaybolan değeri halılar dokuma atölyelerinde tekrar can buluyor. Isparta Halısının en önemli özelliği, ona hayat veren kök boyası ile boyanan iplerle dokunmuş olmasıdır. Ayrıca bu iplerle dokunan halılar yıllarca solmaz ve dayanıklıdır. Sayın Doç. dr. Mustafa GENÇ ve ekibi tarafından kök boyası yapımı ve ip boyama etkinliği ile program sona ermiştir
“İyi Uygulama Proje Örneği olarak “Roseland Firmasına tüm katılımcılarla ziyaret gerçekleştirilmiştir ve lavanta dondurması ikram edilmiştir. Mehmet Ali DOĞAN Firma sahibi konuşmasında;
“1985 yılında başladım. Hem çiftçi hem fabrikatörüm.150 dönüm lavanta bahçem, 150 dönüm gül bahçem var. Kuyucak köyü ulusal kırsal ağ projesi ile güzel çalışmalar yapacak umut ediyoruz. Tanıtımına turizme hibe desteklerine faydalı olacak. Ulusal kırsal ağa ayrıca Şenay hanıma köyümüze birkaç kez gelip bizi devletimizle Tarım bakanlığı üst düzey temsilcilerimizle buluşturduğu için teşekkür ediyoruz. Ürünlerimiz kaliteli, köyümüz turizmle anılsın istiyoruz” dedi.
Isparta’nın Keçiborlu ilçesinde 296 nüfuslu Kuyucak köyünde çalıştay gerçekleştirilmiştir. Kıraç, susuz olan bu köyün kaderi “Gelecek Turizmde” projesi ile değişmiştir. Eski okul binası kullanılarak lavanta kokulu kadın derneği kooperatifi hayata geçirilmiştir.
“Isparta İli Meyve Başkenti Olması Yanında Tıbbi ve Aromatik Bitki Merkezidir.” Programın açılış konuşmasını yapan Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Isparta İl Koordinatörü Sayın Prof. Dr. Süleyman GÜLCÜ;
“TKDK AB fonlarını kırsalda yatırımcılarla ve üreticilerle buluşturan AB ile akredite olmuş bir kurumdur. Isparta ilinde 7 yılda 215 milyon TL’lik yatırıma aracılık ettik. Modern, AB standartlarında 1500 kişiye istihdam yaratmış işletmeler kurdurduk. TKDK Isparta Koordinatörlüğü olarak meyve sebze işleme paketleme alanında Türkiye 1.siyiz. İlimiz aynı zamanda meyve başkentidir. Sofranıza gelen 4 elmadan biri Isparta ilinden gelmektedir. Ayrıca konumu gereği Isparta ili Akdeniz ve karasal iklim geçişi nedeniyle Tıbbi ve Aromatik bitki çeşitliliği açısından özel bir yere sahiptir kendimde orman mühendisiyim. Yakından hemen hemen hepsini biliyorum. Sadece Isparta güller bölgesinde 420-430 adet endemik tıbbi ve Aromatik bitki türü mevcut. Isparta ili meyve başkenti olması yanında Tıbbi ve Aromatik bitki merkezi olarak değerlendirmek doğru olur. Projelerimizde % 65 hibe desteğimiz var. Ürünlerin işlenmesi, paketlenmesinden son noktaya kadar kozmetik haline dönüşünceye kadar yapılacak yatırımlara, kurulacak işletmelere destek veriyoruz. Proje de ne yapacağımızı nerede yapacağımızı biliyorsak IPARD desteklerinden yararlanabilirsiniz. Tüm üreticilerin faydalanmasını öneririm. Kuyucak’ ta lavanta çok değerli bir ürün. Hem üretim aşamasında çiçeğinden, hem kozmetik alanında hem de kırsal turizm de olmak üzere 3 farklı şekilde yararlanmak mümkün. Bu yıl 254 bin kişi geldi turist olarak. Bu insanların ihtiyaçlarını karşılayacak tesis yapılması lazım. Göreve hazırız. Yerimiz belli. Özellikle kırsal turizm de yatırım yapacak kişileri bekliyoruz. Isparta ili Tıbbi ve Aromatik bitkilerin merkezi olarak tercih edildiği için, böyle değerli bir çalışma ile farkındalık oluşturulması ve ilimizin iyi uygulama örneklerinin tanıtılması açısından Genel Müdür yardımcımız Sayın Dr. Muhammed ADAK’a ve ekibine teşekkür ederiz” dedi.
“ Gelecek Turizm Projesi İle Hayatı Değişen Lavanta Kokulu Kadınlar Derneği”
Programda Kuyucak Lavanta Kokulu Köy Proje Koordinatörü Keçiborlu İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü Personeli Ziraat Yüksek Mühendisi Ali SAĞDAŞ sunum yapmıştır; “T.C. Kültür Turizm Bakanlığı, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı ve Anadolu Efes ortaklığında sürdürülen ‘Gelecek Turizmde’ Proje teklif çağrısında 2015 yılında “Lavanta Kokulu Köy” projesi ile Keçiborlu Yardımlaşma Dayanışma ve Eğitim Derneği, Keçiborlu Kaymakamlığı Köylere Hizmet Götürme Birliği ve Kuyucak Muhtarlığı ortaklığında projeye başvuru yapılmıştır. Proje, başvuru yapan 412 proje arasında desteklenecek 3 proje arasına girmiş ve desteklemeye hak kazanmıştır. Projenin Amacı; Ulaşım olanaklarının avantajlarından yararlanarak yıllardır Lavanta yetiştiriciliği yapılan Keçiborlu İlçesi Kuyucak köyünü farkındalık oluşturup Kırsal Turizm merkezi haline getirerek bölge için alternatif istihdam alanı oluşturarak, göç ve bölgenin kalkınma noktasındaki problemlerinin çözülmesine katkıda bulunulmasını sağlamaktır” dedi. Ve Bugüne kadar eğitimden, tanıtıma yaptıkları faaliyetleri anlatmıştır.
Mühendis Sayın Dr. Şenay SEVENGÖR tarafından lavantanın şifasına yönelik sunum yapmıştır.
“Lavanta beynin gevşemeden sorumlu bölgesinde alfa dalgalarını artırmaktadır. Doktor Alan Hirsche Alfa beyin dalgası huzur, dinginlik, keyif, mutluluk veren bir dalgadır. Lavantanın ünü gerçekte sakinleştirici aromaterapi etkisindendir. Lavantanın etkisi fiziksel, zihinsel ve ruhsal olarak 3 seviyede etkilidir. Fiziksel olarak antiseptik, yanık, yara iyileştirici, cilt temizleyici, Sivrisinek sokması, temizlik gibi birçok alanda etili olurken zihinsel ruhsal olarak çok rahatlatıcı etkisi vardır. Lavanta ile zihnimi sakinleşirken gül ile kalbimiz rahatlar sevgi ve güzellik hissi ile dolarız. Zihnimiz ve kalbimiz rahatladığında ise daha merkezimizde olur, yaşam enerjimizi artırırz.
Tarım Reformu Genel Müdürlüğünden Koordinatör Sayın Ali Fuat CEYLAN tarafından ulusal kırsal ağ ve kısa tedarik zincirine yönelik sunum yapılmıştır
Sunumun ardından katılımcılarla lavanta tarlası ziyareti yapılmıştır. Kuyucak Lavanta Kokulu Kadın kooperatif Başkanı tarafından lavanta hasadı gösterilmiştir. Katılımcılar lavanta kese yapımı için lavanta toplamıştır. Öğle yemeğinde kadın kooperatifinin odun ateşinde yaptıkları yöresel yemekten lavanta tatlılarına kadar bir çok güzel lezzet ikramı yapılmıştır. Yemek sonrası lavanta kese faaliyetleri yapılmıştır. Lavantalar uzun kalburlardan geçirilmiş, elenen lavantalar katılımcılara verilen küçük keselere doldurulmuş ve kendilerine hediye edilmiştir. Program ipekle gül çalışmalarını buluşturan Ebru sanatçısı Sayın Mukadder KAVAS’ ın Ebru çalışmaları hakkında bilgi verilmiş ve katılımcılarla uygulamalı etkinlik gösterilmiştir. Gelinlik üzerine yapılmış gül motifli ebru çalışması gösterilerek sanatla gül buluşturulmuş ve çalışma sona ermiştir.
“iyi Uygulama Örneği ” Kuyucak Kadın Kooperatif Başkanı Huriye TEZCAN
“16 kadın bir araya gelerek kooperatifimizi kurduk. Daha önce yağını ve suyunu çıkarıyorduk. Şimdi sabun, jel, krem, duş jeli, kese gibi bir çok çeşite ulaştık. AB destekleriyle çok güzel şeyler yapıyoruz. Olmaz yapamazsınız diyenler şimdi bize katıldı. Eskiden tüccar aracılığı ile satıyorduk. Şimdi kendimiz satıyoruz. Kadınlar kendi parasını kazanıyor, çoluğu çocuğunu okutuyor. Kadınlar dışarıda erkeklerimiz onlara destek oluyor. Yaşantımız değişti. Çok güzel insanlarla tanışıyoruz. Dışarıdaki dünyadan haberimiz yoktu. Şimdi herkesle bağ kuruyoruz. Hayallerimiz var. Kendimiz ürünleri işleyebilmeyi hayal ediyoruz. Kadınlarımız gönüllü, birlik beraberlik içinde bilgi alışverişi ile çalışıyoruz. Ulusal kırsal ağ projesine bize kendimizi tanıtma fırsatı verdiği için teşekkür ediyoruz. Yapmak istediklerimizi destekleyebilir. Devletimizin büyükleri ile tanıştık. Arkamızda destek bulduk.
T.C. TARIM VE ORMAN BAKANLIĞI
Tarım Reformu Genel Müdürlüğü
AB Yapısal Uyum Yönetim Otoritesi Daire Başk.
IPARD Yönetim Otoritesi
Eskişehir Yolu 9. Km ANKARA/Türkiye
(c) 2024